98) Rifaa İbnu Rafı'i (R.A.)'dan, şöyle dedi: Resûlullah (S.A.V.) buyurdu ki: insanlardan hiç birisinin namazı tamam olmaz...........Sonra rüku eder ta mafsalları mutmain oluncaya kadar (rukuda kalır) sonra Semi Allahu limen hamideh diyerek ta doğruluncaya kadar dikilir. Ve Allahu ekber der sonra secde eder mafsalları mutmain oluncaya kadar (secdede kalmadıkça)...... (Bu Hadisi Ebu Davud (857) ve Hakim sahih bir setıedle rivayet etmişlerdir.)
99) Ebu Bekr İbnu Abdurrahman dan, Ebu Hureyre (R.A.)'yu şöyle derken işittiğini haber verdi.
Ebu Hureyre (R.A.) dedi ki: Resûlullah (S.A.V.) secdeye gideceğinde tekbir getirirdi.(Bu hadisi Buharı (803) ve İbnu Huzeyme (624) rivayet etmişlerdir.)
NAMAZ KILAN,SECDEYE GiDERKEN ELLERİN OMUZLAR HİZASINA KADAR KALDIRILACAĞI
100) Malik îbnu Huveyris (R.A.)'den: O, Nebi (S.A.V.)'in, namazında, rüku ettiğinde, başım ruku'dan kaldırdığında ve secde ettiğinde, ............ ellerini kulakları hizasına kadar kaldırdığını görmüş.(Buhari Nesei(IÛ85) ve Dare Kutru' ( ) sahih bir senedle rivayet etmişlerdir.)
Kıyamdan secdeye giderken, secdeden kalkarken, tekrar secdeye giderken, birinci ve üçüncü rek'aüardan kıyama kalkarken elleri tekbirle kaldırma hareketi Resûlullah. (S.A.V.)'den, sabit olan bir ameldir. 64 numaralı İbnu Umer Hadisiyle aralarında tenakuz varmış gibi görünmesine rağmen, İbnu Umer dahil on tane sahabeden naklonulmuştur. Bu rivayet mütenakız değil bilakis İbnu Umer'in rivayetinin ziyadesidir. Hadis İlmin'de ma'lum olduğu üzere sika'nın ziyadesi makbul'dur.
SECDEYE GİDERKEN ELLERİN DtZLERDEN ÖNCE KONULACAĞI
101) Ebu Hureyre (R.A.)'dan, şöyle dedi:Resûlullah (S.A.V.) buyurdu ki: "Sizden biriniz secde ettiği vakit, devenin çöktüğü gibi çökmesin. Önce ellerini, sonra dizlerini koysun."(Bu hadisi Ahmed (2/381) Ebu Da vud (840) Nesei (2/207)Darimi (1327) Dare Kutni (1/345) Tahavi (1/245) Beyhaki (2/99) ve Buharı Tarihinde (1/139) sahih bir senedle rivayetetmişlerdir.)
102) İbnu Umer R.A. dan. (şöyle dedi: Resulullah (S.A.V.) secde ettiği vakit ellerini dizlerinden önce koyardı.(Bu hadisiBuhari Ta'likan (803) Ibnu Huzeyme (627) Dari Kutni (1/344) Tahavi (1/254) ve Hakim sahih bir senedle rivayet etmişlerdir.)
DİZLERİ ELLERDEN ÖNCE KOVMA HADİSİNİN ZAYIF OLDUĞU
103) Vail İbnu Hucr (R.A.)'dan, şöyle dedi:Resûlullah (S.A.V.) secdeye gittiği vakit, dizlerini ellerinden önce koyardı. (Secdeden kıyama) kalktığı zamanda ellerini dizlerinden önce kaldırırdı.(Bu hadisi Ebu Davud (838) Tirmizi (268) ve İbnu Mace (882) zayıf bir senedle rivayet etmişlerdir.)
Ebu İsa (Tirmizi) bu hadis hasen garib'dir. "Şerik"den bu hadisi başka birinin rivayet ettiğini bilmiyoruz dedi.
Dare Kutni'de Sünenin'de "Şerik" rivayetinde teferrüd ettiği zaman onun rivayeti zayıfdır aedi.
Yukarıda görüldüğü gibi Vail'in hadisi seneden zayıfdır. Ma'lum olduğu gibi zayıf hadis'le amel etmek caiz değildir. Sahih olan Ebu Hureyre ve İbnu Umer hadîsidir.
YEDİ ÂZA ÜZERİNE SECDE ETME
104) İbnu Abbas (R.A.)'dan, (şöyle dedi:) Resûlullah (S.A.V.) şöyle buyurdu: Ahu, (eliyle burnu üzerine işaret eîti) eller, dizler ve ayak uçları oimak üzere yedi aza üzerine secde etmekle emrolundum. (Namaz kılarken) elbise v. 3aç toplamaktan neyh olundum.(Bu hadisi Buharı' (809) ve Müslim (490} rivayet etmişlerdir.)
KÖPEK OTURUŞU GİBİ SECDE YAPMANIN YASAK OLDUĞU
105) Enes İbnu Mâlik'dan, şöyle dedi:Resûlullah (S.A.V.) "Secdede i'tidal üzere buiununuz. Hiç biriniz kolunu (secdede) köpek yayışı gibi yaymasın" buyurdu.(Bu hadisi Buhari (822) Müslim (493) Ebu Da vud (897) ve Tirmizi (276) rivayet efmişlerdır.)
SECDEDE AVUÇLARIN YERE KONULUP DİRSEKLERİN KALDIRILACAĞI
106) Bera İbnu Azib (R.A.)'dan, şöyle dedi: Resûlullah (S.A.V.) "Secde ettiğinde, avuçlarım yere koy ve dirseklerini kaldır" buyurdu.(Bu hadisi Müslim (494) rivayet etmiştir.)
SECDEDE KOLLARIN BİR KUZU GEÇEBİLECEK KADAR AÇILACAĞI
107) Meymune (R.A.)'dan, şöyle dedi:Nebiyyü (S.A.V.) secdedeye vardığı zaman, ufak bir kuzu istese kolları arasından geçerdi.(Bu hadisi Müslim (496) E bu Davud (898) ve Nesei (2/213) rivayet etmişlerdir.)
SECDEDE DİRSEKLERİN YANLARDAN UZAKLAŞTIRILACAĞI
108) Meymune (R.A.)'dan, şöyle dedi:Resûlullah (S.A.V.) secdeye vardığı zaman dirseklerini yanlarından o kadar uzak tutardı kî, arkasında bulunan kimse koltuklarının açıklığını (beyazlığını) görürdü.(Bu hadisi Müslim (497) rivayet etmiştir.)
SECDEDE BURNUN VE ALNIN İYİCE YERE DAYANIP ELLERİNDE OMUZLAR HİZASINDA KONULACAĞI
109) Ebu Humeyd Es-Saidi (R.A.)'dan (şöyle dedi:) Resûlullah (S.A.V.) secdeye vardığında burnunu ve alnını iyice yere dayar, kollarını yanlarından ayırır ve ellerini de omuzlan hizasına koyardı. (Bu hadisi Ebu Davud (734) Tirmizi(270) ve Beğavi (647)sahih bir senedh rivayet etmişlerdir).
110) Nafi (R.H.)'dan (şöyle dedi:)İbnu Umer (R.A.) başında sank olduğu halde secde edeceği vakiî sarığını yukarı kaldırırdı, taki alnı secdece değsin diye. (Bu eseri Beyhaki Sünende (2/105) rivayet etmiştir.)
SECDEDE BURNUNU YERE DEĞDİRMEYENİN NAMAZININ OLMAYACAĞI
111) İbnu Abbas (R.A.)'dan, şöyle dedi:Resûlullah (S.A.V.) namaz kılan bir adamın (secdede) burnunu yere değdirmediğini gördü ve şöyle dedi. Burnunu yere değdirmeyenin namazı yoktur.(Bu hadisi Darc Kutni (1/348) Taberani (11917) ve E bu. Nuaym Ehbaru İsfehan'da "Abdurrezzak (2982) ve Beyhaki sünende (2/104)" sahih bir senedle rivayet etmişlerdir.)
112) İbnu Abbas (R.A.)'dan Resûlullah (S.A.V.) buyurdu ki; "Her kim ki secde ettiği zaman burnu ile alnım yere yapıştımazsa onun namazı yeterli değildir."(Bu hadisi Taberani Kebir 'de (11917) ve Evsaı 'ta (3/7) 'de rivayet etmiştir. HeysemiMecmauz'Zevaide(3/136)ravileri sikadır demiştir.)
SECDEDE EL PARMAKLARININ BİTİŞTÎRİLECEĞİ
113) Vail İbnu Hucr (R.A.)'dan, (şöyle dedi:)Nebiyyu (S.A.V.) secde ettiği zaman el parmaklarını bitiştirirdi.(Bu hadisi İbnu Huzeyme (642) ve Beyhaki (2/112) sahih bir senedle rivayet etmişlerdir.)
SECDEDE EL PARMAKLARININ KIBLEYE TEVCİH ETTİRİLECEĞİ
114) Bera İbnu Azib (R.A.)'dan, şöyle dedi: Resûluliah (S.A.V.) secde ettiği zaman ellerini yere koyar,el ve parmaklarını kıbleye doğru çevirirdi.(Bu hadisi İbnu Huzeyme (643) ve Beyhaki (2/İ13) sahih bir senedle rivayet etmişlerdir.)
SECDEDE AYAK TOPUKLARINI DİKME VE BUNUN EMiR OLDUĞU
115) Aişe (R.A.)'dan, şöyle dedi:Bir gece Resûluliah (S.A.V.)'i yataktan kaybettim. Bunun üzerine kendisini araştırmağa başladım. Derken kendisini mescidde iki ayakları dikilmiş olarak secde halinde iken elirn ayaklarının altına değdi...........(Bu hadisi Müslim (486) İbnu Huzeyme (655) ve Beyhaki (2/116) rivayet etmişlerdir.)
116) Amir İbnu Sa'd (R.A.) babasından şöyle rivayet etmiştir. Resûluliah (S.A.V.) namazda elleri yere koymayı ve ayaklann topuklarını dikmeyi emrederdi.(Bu hadisi Hakim (1/271) ve Abdurrazzak (2944) sahih bir senedle rivayet etmişlerdir.)
SECDEDE AYAK TOPUKLARININ BİTlŞTİRİLECEĞİ
117) Urve't-tbnu Zubeyr, Resûlullah'm ailesi Aişe'nin şöyle dediğini rivayet ediyor: Aişe buyurdu ki: Resûlullah (S.A.V.) (bir gün) benim yatağımda idi ve onu kaybettim. Ve derken aramağa başladım ve onu secdede ayak topukları bitişik bir halde buldum.............(Bu hadisi îbnu Huzeyme (654) ve Beyhaki (2/U6) sahih bir senedle rivayet etmişlerdir.)
AYAK PARMAK UÇLARININ KIBLEYE TEVCİH EDİLECEĞİ
118) Muhammed Ibnu Amr bin Ata'nın şöyle dediği rivayet olunuyor. Resûlullah (S.A.V.)'in ashabından bir takım zevat ile beraber otururken, Nebiyyi (S.A.V.)'in namazından bahsettik. Ebu Humeyd-i-s-Saidi dediyki: Resûluîlah (S.A.V.)'in namazını en iyi bileniniz ben idim. Gördüm ki.
......... Resûlullah (S.A.V.) secde ettiğinde kollarını yere yaymaksızın ve bir birine yapıştırmaksızın (yere) koyup ayaklarının parmaklarını kıbleye karşı getirirdi.(Bu hadisi Buharı (828) ve Ebu Davud (963) rivayet etmişlerdir.)
SECDEDEKİ DUA VE ZİKRİN BEYANI
119) Ebu Hureyre (R.A.)'dan, (şöyle dedi:)Resûlullah (S.A.V.) buyurdu ki: "Kulun Rabbına en yakın olduğu hal, secde ederken ki, halidir. Binaen aleyh duayı çoğaltın."(Bu hadisi Müslim (482) rivayet etmiştir.)
120) Huzeyfe (R.A.)'dan, Resûlullah (S.A.V.) ile namaz kıldı. Ve secdelerinde "Subhane rabbiyel-ala" derdi diye rivayet etti.
(Bu hadisi Ebu Davud (871) ve Tirmizi (262) sahih bir senedle rivayet etmişlerdir.)
121) Ebu Hureyre (R.A.)'dan, Resûlullah (S.A.V.)'in secdelerinde şöyle dua ettiğini rivayet etti:
"Ellahumme'ğfirli zenbi kullehu dıkkahu ve cillehu ve evvelehu ve ahirehu ve alaniyetehu ve sırrah."
Ey Allah'ım! Küçük ve büyük, ilkini ve sonuncusunu, aşikâr ve gizli, (yaptığım) bütün günahlarımı mağfiret et. (Su hadisi Müslim (483) ve Ebu Da vud (878) rivayet etmişlerdir.)
122) Aişe (R.A.)'dan, şöyle dedi:Resülullah (S.A.V,) ruku'unda ve sucud'unda: "Subhaneke ellahumme! Rabbena ve bihamdike dlahumme'ğfirli" teşbih ve istiğfarını çokça söylerdi. (Resülullah (S.A.V.) bunu demekle) Kur'ân'a imtisal ediyordu.(Bu hadisi Buharı (794) Müslim (484) Ebu Da vud (877) ve Nesei (2/190) rivayet etmişlerdir.)
123) Mutarrıf İbnu Abdullah, Aişe (R.A.)'nın kendisine şöyle haber verdiğini rivayet etti: Resülullah (S.A.V.) ruku'sunda ve sucud'unda: "Subbuhun kuddusun. Rabbul'meleiketi ve'r-ruh" derdi.(Bu hadisi Müslim (487) Ebu Da vud (827) veMesei (2/224) rivayet etmişlerdir.)
SECDEDEKİ İTMİ'NAN-IN FARZİYYETİNİN BEYANI
124) Enes (R.A.)'dan, (şöyle dedi:)ResûluUah (S.A.V.) "Ruku'u ve sucud'u tastamam yapınız. Allah'a yemin ederim ki, rüku ettiğinizde ve secdeye vardığınız zaman ben sizleri muhakkak arkamdanda görüyorum" buyurdu.(Bu hadisi Buharı (741) ve Müslim (425) rivayet etmişlerdir.)
RUKU'NUN VE SUCUD'UN NASIL TAMAM OLDUĞU
125) Bera İbnu Azib (R.A.)'dan, şöyle dedi: Muhammed (S.A.V.) ile birlikte kılınan namazı gözetleyip dikkat ettim. Kıyamını, ruku'unu, ruku'dan sonraki iti'dalini, secdesini, iki secde arasındaki oturuşunu, tekrar secdesini, selam vermekle kalkıp gitmesi arasındaki oturuşunu takriben müsavi buldum.(Bu hadisi Müslim (471) rivayet etmiştir.)
RUKU'SUNU VE SUCUD'UNU TAM YAPMAYAN ADAMA RESÛLULLAH'IN NAMAZINI İADE ETTİRMESİ
126) Ebu Hureyre (R.A.)'dan, (şöyle dedi:) Resûlullah (S.A.V.) mescide girdi derken biri de girip namaz kıldı. Sonra Resûlullah (S.A.V.)'e gelip selam verdi. Resûlullah (S.A.V.) selamını aldıktan sonra: Adama "Dönde namazım yeniden kıl. Çünkü sen namaz kılmadın" buyurdu. O kimse namazını yeniden kılıp Resûlullah (S.A.V.)'m yanına gelip selam verdi. Resûlullah (S.A.V.) selamını aldıktan sonra tekrar adama "Namazını yeniden kıl, çünkü sen namaz kılmadın" buyurdu. (Bunu üç kere tekrar etti.) Nihayet o kimse: "Seni hak İle yollayan (Allah'a yemin ederim ki, bunun başka türlüsünü bilmiyorum. Bana (doğrusunu) öğret" dedi.
Resûlullah (S.A.V.) buyurdu ki: "Namaza durduğun vakit ihram tekbirini al, sonra ne kadar kolayına gelirse o cadar Kur'ân oku. Sonra ruku'a varıp, ta mut'main oluncaya kadar dur. Sonra başım kaldırıp ayakta doğruluncaya kadar dur. Sonra secdeye var ve mut'main oluncaya kadar kal. Sonra başını kaldırıp taa mut'main oluncaya kadar kal. Sonra bunu namazının hepsinde (böyle) yap."(Bu hadisi Buharı (793) Müslim (397) Ebu Da vud (856) Tirmizi (303) Nesei (2/124) ve İbnuMace (1060) rivayet etmişlerdir.)
RUKU'SUNU VE SUCUD'UNU TAM YAPMAYANIN NAMAZININ BATIL, KENDİSİNİN DE MİLLET'İ MUHAMMED'DEN GAYRI BİR MİLLET ÜZERE ÖLECEĞİ
127) Süleyman, Zeyd îbnu Vehb'i şöyle derken işittiğini rivayet ediyor.
Huzeyfe (R.A.) ruku'sunu ve sucud'unu tam yapmayan bir adam gördü. Adama, "Sen namaz kılmadın, eğer (bu halinle yani bu namaz kılışınla) ölmüş olsaydın, Allah'ın Resulünü yaratmış olduğu fıtrattan gayrı bir fıtrat üzere ölürdün" dedi.(Bu hadisi Buharı (791) rivayet etmiştir.)
Ahmed İbnu HanbePin rivayetinde ise şöyle bir ziyadelik vardır.
128) Huzeyfe (R.A.) (Ruku'sunu ve sucııd'unu tam yapmayan) adama şöyle dedi: "Ne zamandan beri bu namazı böyle kılıyorsun?" Adam "Kırk seneden beri böyle kılıyorum (diye cevab} verdi." Kuzeyfe yeniden adama "Sen k:rk seneden beri namaz kılmamışsın. Eğer bu namaz kılışınla ölmüş olsaydın, Muhammed (S.A.V.)'in yaratıldığı fıtrattan gayrı bir fıtrat üzere ölürdün" dedi.(Bu hadisi Ahmed (S/384) sahih bir senedle rivayet etmiştir.)
129) Ebu Abdullah El-Eşari (R.A.)'dan, (şöyle dedi:)Resûlullah (S.A.V.) ruku'sunu tam yapmayan ve sucud'unu tavuğun mısır tanelemesi gibi yapan birini gördü.Resûlullah (S.A.V.) buyurdu ki: Eğer bu adam şu hali (yani namaz kılışı) üzere Ölseydi, millet' i-Muhammed' den gayrı bir millet üzere ölürdü. Ve sonra şöyle dedi: Ruku'sunu tam yapmayan, sucud'unu tavuğun mısır tanelemesi gibi yapanın misali, aç birisinin bir veya iki tane hurma yemesi nasıl açlığını gidermez ise, (ruku'sunu ve sucud'unu tam yapmayanda namaz kılmamıştır.)
Ravi Ebu Salih dediyki: Ebu Abdullah'a bu hadisi Resûlullah'dan (kendisine) kimin rivayet ettiğini sordum. Dediyki: Umera'ul-Ecnad (yani Filistin, Ürdün, Humus, Kansirin, Şam) vilayetlerinin emirleri olan Amr İbnu'1-As, Halid İbnu'l-Velid, Şurahbil İbnu Hasene, Resûlulla'dan işitmişler dedi.(Bu hadisi İbnu Huzeyme (665) Taberani Kebirde Bbu Ya 'la Musnedinde hasen bir senedle rivayet etmişlerdir.)
SECDEDEN KALKIŞ
130) Ebu Bekr İbnu Abddarrahman, Ebu Hureyre (R.A.)'yu şöyle derken işittiğini rivayet ediyor Resûlullah (S.A.V.) namaza kalktığı zaman, ............Sonra başını (secdeden) kaldırırken tekbir getirirdi.
(Bu hadisi Buharı (789) VE Müslim (392) rivayet etmişlerdir.)
131) Rifaa îbnu Rafi'i (R.A.)'dan, şöyle dedi: Resûlullah (S.A.V.) buyurdu ki: İnsanlardan hiç birisinin namazı tamam olmaz............... Sonra secde eder, ta mafsalları mutmain oluncaya kadar (secdede kalır.) Sonra Allah'u Ekber der, başını (secdeden) kaldırır ta oturur vaziyyete doğrulmadıkca..........(Bu hadisi Ebu Davud (857) ve Hakim sahih bir senedle rivayet etmişlerdir.)
SECDEDEN KALKARKEN ELLERİN OMUZLAR HİZASINA KADAR KALDIRILACAĞI
132) Vail İbnu Hucr (R.A.)'dan, şöyle dedi:Resûlullah (S.A.V.) ile beraber namaz kıldım. Resûlullah (S.A.V.) (namaza başlarken) tekbir aldığı vakit ellerini (omuzları hizasına kadar) kaldırdı.........Ve başını secdeden kaldırdığı vakitte ellerini (omuzları hizasına kadar) kaldırdı..............
(Bu hadisi Ebü Davud(723) ve Ahmed '(3/436)sahih bir senedle rivayet etmişlerdir.)
İKİ SECDE ARASINDA SAĞ AYAĞIN DİKİLİP SOLUN YAYILARAK ÜZERİNE OTURULACAĞI
133) Rifaa İbnu Rafı (R.A.)'dan, şöyle dedi: Resûlullah (S.A.V.) namazını beceremeyen adama, (namazı ta'rif ederken) şöyle buyurdu:...........Secde yaptığın vakit, secdende mütemekkin ol. (Başını secdeden) kaldırdığın zamanda sol baldırının üzerine otur.(Bu hadisiEbu Davud (859) Ahmed (4/340) ve İbnu Mace (893) sahih bir senedle rivayet etmişlerdir.)
134) Abdullah İbnu Umer'in oğlu Abdullah, babasından naklederek şöyle dedi: Sağ ayağı dikib, parmaklan kıbleye döndürmek ve sol ayak üzerine oturmak, namazın sünnetindendir.(Bu hadisi Nesei (1158) sahih bir senedle rivayet etmişlerdir.)
135) Abdullah İbnu Abdullah'dan, İbnu Umer (R.A.)'yu namazda oturduğunda bağdaş kurarak oturduğunu, gördüğünü haber verdi. Dediyki bende öyle yapmaya başladım. Ve ben daha o zaman yeni gelişmeye başlamış bir delikanlı idim. Abdullah İbnu Umer beni bu hareketimden menetti. Ve şöyle dedi: Namazda sünnet olan, sağ ayağı dikip solu yaymaktır. Bende, sen bağdaş kurarak oturuyorsun dedim. O da cevaben, ayaklarım (öyle oturmama) tahammül etmiyorda ondan (öyle oturuyorum) dedi.(Ba hadisi Buhari (827) rivayet etmiştir.)
İKİ SECDE ARASINDAKİ ZİKRİN KEYFİYYETİ
136) İbnu Abbas (R.A.)'dan, (şöyle dedi:) Resûlullah (S.A.V.) iki secde arasında şöyle derdi.
Allahumme'ğfirli, ve'rhamni, ve'cburni, ve'rfa'nî, ve'hdini,ve afini, ve'rzukei.
(Bu hadisi Ebu Da vud (850) Tirmizi (284) İbnu Mace (898) ve Hakim (1/262/271) sahih bir senedle rivayet etmişlerdir.)
İKİ SECDE ARASINDAKİ İ'TİDAL-IN KEYFİYYETÎ
137) Enes (R.A.)'dan,Resûlullah (S.A.V.)'i bize nasıl namaz, kıldırırken gördüysem size de öyîece namaz kıldırmaktan vazgeçmeyeceğim dedi:
Enes'in namazım ta'rif eden ravi Sabit İbnu Eşlem el-Bunani şöyle dedi: Enes sizi yaparken görmediğim bir şey yapardı: Başmı ruku'dan Valdırdıf: vakit gören (secde etmeği) unuttu diyecek kadar ayakta dikiîiıdi. Başını secdeden kaldırdığı vakit iki secde arasında gcıen (ikinci secdeye gitmeyi) ımııtîu diyecek kadar dururdu.(Bu hadisi Buhari (800) ve Müslim (472) rivayet etmişlerdir.)
İKİNCİ SECDEYE GİDİŞ
138) Rifaa İbnu Râfi (R.A.)'dan, şöyle dedi: Resûluüah (S.A.V.) buyurdu ki: İnsanlardan hiç birisinin namazı tamam olmaz............Sonra secde eder, tamafsaiian mutmain oluncaya kadar (secdede kalır.) Sonra Allshu Ekber der, başım (secdeden) kaldırır, ta oturur vaziyette doğrulur. Sonra Allahu Ekber der ve secdeye varıp ta mafsalları mutmain oluncaya (kadar secdede kalmadıkça)........"
(Bu hadisi Ebu Da vud (857) ve Hakim () sahih bir senedle rivayet etmişlerdir.)
İKİNCİ SECDEDEN KALKEŞ
139) Rifaa îbnıı Rafi (R.A.)'dan, şöyle dedi: Resûlullah (S.A.V.) buyurdu ki: "İnsanlardan hiç birisinin namazı tamam olmaz............. Sonra başını kaldırarak tekbir getirir bunu yaptığı vakit namazı tamam olur."(Bu hadisiEbü Davud (857) ve Hakim () .sahih bir senedle rivayet etmişlerdir.)
NAMAZIN TEK REK'ATINDAN KALKARKEN BİRAZ OTURMADAN KALKILMAYACAĞI
140) Malik İbnu'l-Huveyris (R.A.)'dan, Resûlullah (S.A.V.)'i namaz kılarken gördü. Resûlullah (S.A.V.) namazının tek rek'at terinden (ikinci veya dördüncü rek'atlere) kalkarken, biraz oturmadan kalkmadığını rivayet etti.(Bu hadisi Buharı (823) Tirmizi (287) ve İbnu Hüzeyme (686) rivayet etmişlerdir.)
İZAH
Hadisden istirabat edilen hüküm: Resûlullah (S.A.V.) namazının tek r ek' atlarından (yani birinci ve üçüncü rek'atlerden) bir sonraki rek'ate (yani ikinci ve dördüncü rek'atlere) kalkarken, secdeden doğrulduktan sonra bir müddet oturmadan ayağa kalkmadığını gördüğünü rivayet eden Malik İbnu' I-Huveyris "beni nasıl namaz kılar gördüyseniz öylece namaz kılın" hadisinin ravisidir.
NAMAZIN TEK REK'ATINDAN KALKARKEN YERE DAYANARAK KALKMA
141) Ebu Kilabe (R.A)'dan, şöyle dedi: Malik İbnu'l-Huveyris şu bizim mescidimize gelib bize namaz kıldırdı. Ve şöyle dedi: Namaz kıîmak arzum olmadığı halde size namaz kıldıracağım. Maksadım Nebiyyi (S.A.V.)'i nasıl namaz kılar gördüysem onu size göstermek istiyorum. Eyyub, Ebu Kilabe'ye onun namazı nasıldı diys sordum. Ebu Kilabe, onun namazı şu şeyhimizin (yani Amr İbnu Seleme'nin) namazı gibi idi dedi: Ve Eyyub, o şeyhimiz tekbiri itmam ederdi dedi: Başını ikinci secdeden kaldırdığı zaman oturur, ve (elleri ile) yere dayanır sonra ayağa kalkardı.(Su hadisi Buharı (824) ve İbnu Huzeyme (687) rivayet etmişlerdir.)
Ebu İshak El-Harbi'nin rivayetinde ise şöyledir. Resûlüllah (S.A.V.) secdeden kıyama kalkarken, ellerini hamur yoğurur gibi yapar ve yere dayanarak kalkardı.
Bu hadisin metnini buraya alamamamın sebebi, Ebu İshak'ın bu kitabının mahlut olmasıdır. Hadisin ma'nasını Şeyh Elbani'nin te'lifı olan Allah Resulü'nun namazının sıfatı isimli kitabından naklettim.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder